Tanımına bakıldığında bilgi boşluğu anlamına gelen Knowledge Gap genel olarak şu anlama gelir; iletişimsel kanallar içerisinde bir sorunun veya bir açığın varlığını gösterir. Sorun çözümünde var olan özel bir zorluk olarak da tanımlanabilir. Bilgi açığı yaklaşımına göre bilgi toplumda eşit olarak dağıtılmamıştır.
Aynı ekonomide olduğu gibi bilgi durumda da sahiplik durumu söz konusudur. Kitlesel iletişim araçlarıyla aktarılan bilgi, erişime çok daha kolay ve rahat ulaşan kişiler için daha çok bilgi anlamına gelir. Bilgiye daha az ulaşan kişiler için ise bilgi daha az olma ihtimali vardır. Bu durum çıktısı olarak toplum için de bilgi akışı yüksek statü olan kesimlerde daha fazla bilgi olurken bilgi akışı daha az olan kesimlerde daha az bilgi durumu gözlemlenebilir.
İlk kez 1970’li yıllarda ortaya atılan bu kavram kitle iletişim araçları ile sosyal statü arasında gerçekleşen iletişim akışına dikkat çeker. Daha sonrasında farklı makalelerde yer alan bu kavram sonrasında pek çok kişi bilgi akışı esnasında yer alan bu boşluğun nasıl azaltılabileceği üzerine düşünceler oluşturur.
Bilgi açığı durumu enformasyon kaynaklarında oluşan dengesiz dağılım ile ilgilidir ve yeni teknolojilerinin gelişimi sonucu görülür. Herkesin teknolojiye rahat ve hızlı ulaşması ile bu durum yani bilgi boşluğu açığı büyük ölçüde azalmış olur. Teknoloji oluşumlarındaki her yenilik toplum içinde oluşmuş olan bu bilgi açığını kapatmak için önemli bir adımdır. Bununla beraber birbiri ardına çıkan teknolojik gelişmeler bazı kişileri teknolojiye erişme anlamında daha güçsüz kılabilir. Bu durum bilgi açığı sürecini oluşturur. Bu duruma örnek olarak televizyonun ilk çıktığı zamanlar gösterilebilir.
İlk çıktığı zaman sadece televizyona alım gücü olanlar erişebiliyordu. Bu durum diğer insanlar arasında bilgi açığı durumunu oluşturuyordu. Modern dünya çemberinde de durum benzerdir. Yenilikler arttıkça kullanabilir kişiler ve o teknolojiye erişimi olan kişiler diğer kişilere göre daha avantajlı olduğu görülür.
Bilgi Boşluğu Durumunun En Aza İndirilmesi İçin Neler Yapılabilir
Bilgi boşluğu toplumda kişiler arası alım gücü ve erişim sürecine göre değişir. Alım gücü yüksek olan veya statü anlamında üst segmente olan kişilerin bilgi erişimi daha kolay olduğu görülür. Bu durumun azalması için öncelikle toplumun her kesiminin rahatlıkla alım gücüne ulaşması gerekir.
Bununla beraber teknolojik gelişmelerde herkese uygun yaklaşımları benimsemek ve kullanılabilirlik açısından toplumun her kesimini düşünmek önemli noktalar arasındadır. Geleneksel medya ve yeni medya ile tekrar artan bilgi boşluğu durumu görülür. Kullanıcıların her iki medya kanalında da varlığını sürdürmesi önemlidir. Öte yandan iki medya türü de kompakt çalışmalı ve kullanıcıların bilgiye rahat ulaşması için bilgi paylaşımlarında ortaklık oluşturmalıdır.
Yine de bu bilgi boşluğunun oluşması kaçınılmazdır. Teknolojik gelişmeleri yakından takip etmek ve doğru kullanmak bu noktada önemlidir. Bir diğer önemli durumda iki medya türünü de yakından takip ederek doğru bilgi edinimi sağlamaktır. İnternetin gelişi ile artan bu durumun tamamiyle önüne geçilemese de şimdilik kullanıcıların akıllıca adım atmaları bilgi boşluğu kavramında bahsi geçen boşluğun azalmasında etkili olur.
